Yağmur Yetim- İtalya

Italya’da iki koca ay..Kulağa hoş geliyor değil mi?

1240561_10201574436937066_1473891869_n Hayatımda verdiğim hızlı kararlarla bilinen biriyken ben, bir anlık yaptığım bu başvurunun hayatımı bu kadar değiştireceğini hiç tahmin etmemiştim. Gel gelelim bu ani kararıma gelen cevap ta bir o kadar ani oldu. ” Kabul Edildiniz! ” Ve Italya’nın o sevimli mi sevimli kasabası Altamuradaki gönüllülük maceram böylelikle başlamış oldu. Gidene kadar konsoloslukla yaşadığım hakikatli direnişimizi hesaba katmazsak herşey heyecanlı ilerliyordu.O kadar heyecanlıydım ki uçağın italyaya vardığı anda duyduğum alkışları bir an üstüme bile alınmıştım:) Neyse ki bu heyecanımı Altamura’nın o huzurlu sokaklarına attığım ilk adımda beni karşılayan Mino’nun sıcak gülümsemesiyle geride bıraktım.Gün geçmeden kendimi enerjilerini ve güler yüzlerini hiç eksik etmeyen insanların arasında çalışırken buldum.Birgit, Sante, Lucia ve Mino..İşte o sevimli ofisimizin sevimli çalışanları..

1234231_10201574388935866_1044206333_nAltamura, huzuruyla, sevecen insanlarıyla ve tepeden tırnağına her yerinde hissedebileceğiniz o güzel mimarisi ve kültürüyle insanı büyüleyen cebime sığsa Türkiye’ye dönerken beraberimde getirebileceğim küçük bir kasaba. Küçük dediğime bakmayın, o küçük yere sığdırılmış anılarla kalbimde en büyük yere sahip olan nacizane bir yerdir kendisi.Ekmeği hayatından çıkaramayan bir insan için ekmeğiyle ünlü bir kasaba olması da tadından yenmeyen güzel yanlarından biri..Fakat İngilizce konuşabilen insan sayısı çok az dediklerinde ciddiye almadığım için burdan tüm sevenlerimden özür diliyorum.Neyse ki çok geçmeden centilmen hocamız Nicola’nın bize verdiği italyanca dersleriyle bu açığı da kapatmış olduk.Artık Altamuradaki maceralarımızın başlamaması için hiç bir neden yoktu..Yeni kültürler, yeni tatlar, yeni insanlar.. İlk ay İtalyan bir ailenin yanında italyan kültürünü, aile yapısını ve yemeklerini tanımada yaptığım ihtisas üzerine ikinci ayımda tüm kültürlerin birbiriyle kaynaştığı ortaya yepyeni bir kültür çıkardığımız, o sevimli gönüllülerin toplandığı evimizde yaşamaya başladım.İlk başta bir gürcistanlı bir makedonyalı bir fransız ve bir ingilizle başlayan maceramız daha sonra projeleri biten gönüllülerin evden ayrılmasıyla 1 gürcistan 2 fransız ve 1 türk bendeniz ”Yogurt” ile bir karedeniz fıkrası tadında devam etti.Yogurt diyorum çünkü orada adımı doğru söyleyemeyenlerin isyanı üzerine adım Yogurt olarak değiştirilmişti. Daha sonraları bildiğiniz gibi eğlence eğlence ve eğlence..Gün geçmiyordu ki arkadaşlarımıza bir yenisi eklensin.Söylenen şarkılar, beraber yapılan yemekler,edilen sohbetler ve oynanan oyunlar..beraber keşfedilen kültür..Çok geçmeden bizi anlatan bir şarkı bile yazmıştık..

1238849_10201574455937541_175665000_nGönüllülük maceramda hergün yeni insanlarla tanışıp yeni şeyler öğreniyordum.Hiç bitmesin istediğim bu gönüllük hizmetinde üstlendiğim bir çok görev vardı.İlk zamanlar görevim diğer gönüllüler ile beraber bahçe düzenlemesi yapmaktı.Beraber diktiğimiz brokoliler, marullar, domateslerin her gün büyüyüşünü izlemek bizim için ayrı bir keyif veriyordu.Tabiki daha sonrada onları toplayıp organik yemekler yapıp afiyetle yemek işin asıl keyifli kısmıydı diyebilirim.Çok geçmeden romaya 1 haftalık bir eğitime gitmiştim.Küçük şirin kasabamımızn yerini görkemli mimarisiyle aşklar şehri Roma almıştı.Eğitimde tanıdığım onca ülkeden insan ve kültürle italya maceram daha da güzelleşiyordu.Döndüğümde Materada bir jazz festivalinde görev aldım sonrasında materada bulunan Sassi nin duvarlarına yapılan kötü graffitileri temizlemek ve sassinin güzel tarihi ve mimarisini korumak adına düzenlenmiş bir proje olan ”Profumo di Svolta ” isimli bir projede görev aldım.Sassi duvarlarını gönüllüler olarak birleşip temizledik..Çalıştığım projelerin yerini gün geçtikçe yenisi alıyorduç Bunun akabinde bir keçe atolyesinde çalıştım.”Pecore attive” ah o güzel insanlar…

1236365_10201574435817038_1090268105_nKoyun yününden keçe yapımına kadar herşeyi birbir deneyimledim.Müziğimizin hiç susmadığı atolyemizde keçeden tasarım bile yaptım ki burdan Flippo ve Giuseppe’ye onu hayata geçirdikleri için tekrar teşekkür ediyorum.Bunların dışında güzel ofisimizde tatlılar tatlısı Birgit ve çılgın adam Santeye yardım ediyordum araştırmalar,düzenlemeler vs..

O kadar çok şey deneyimledimki AGH ile son 10 günümde bir Youth Exchange projesinde bile görev aldım. Letonya, Polonya ,Italya ve Türkiye’nin katıldığı bu proje Italya’ nın hayalet şehri Craco da yer alıyordu. Senaryolar yazdık, tiyatrolar oynadık.. Her sabah yaptığımız energizerlara her gün bir yenisi ekleniyordu..Birbirimize güveni, toplulukla beraber çalışmayı, takım olmayı. En önemlisi kendimi ifade etmeyi öğrendim bu projede..

Italyada AGH benim için her insanın tatmasını şiddetle önerdiğim muhteşem bir deneyim oldu.Hayatım boyunca unutamayacağım anılarımı sığdırdığım bu küçük kasaba ve insanları beni evimde gibi hissettirdi. kendim için bişeyler yapmanın yanında gönüllü olmayı, başkaları için bişeyler yapmayı da öğrendim.Türkiye’ye döndüğümde yanımda bir sürü paylaşmışlıklar, dostluklar ve mutluluk getirdim olabildiğince mutluluk…

 Arrivederci,